Göz altı hacim kayıplarının tedavisinde benim tercih ettiğim tedavi şekli bu uygulama.

Ben göz altında yapay dolgu materyallerine pek sıcak bakmıyorum.

Göz altı ışık dolgusu ile ilgili yazıma “ameliyatsız uygulamalar” başlığı altında ayrıca göz atabilirsiniz.

Nedir?

Bacak iç kısmında dizinizin her iki yanında yüz ile uyumluluğu oldukça yüksek, partikül boyutu küçük, hormonal değişimlere nispeten dirençli bir yağ yastıkçığı var. Bu yastıkçık hemen herkeste var ve neredeyse kimse bundan çok hoşnut değil.

Yağ alacağımız bacak içindeki bölgeyi ve göz altı bölgesini çok ince, botox yaparken kullandığımız iğneler ile uyuşturuyoruz. İşlemin toplam ağrı düzeyi bir botox uygulaması kadar. Takiben kanül adını verdiğimizi yağ toplama iğneleri ile diz içindeki bölgeden 10-15 mililitre yağ topluyoruz. Topladığımız bu yağ dokusunu özel bir filtreden geçiriyoruz. Yağ kümelerinin boyutu oldukça küçülüyor. Sonra da bu yağ dokusunu özel bir uygulama tekniği ile çok ince kanüller kullanarak göz altındaki “bölgeye” enjekte ediyoruz. Mikro yağ enjeksiyonu terimi; kanüllerin inceliğini ve transfer edilen yağ partiküllerinin milimetrenin altındaki boyutunu ifade ediyor. Bu uygulama esnasında enjeksiyon kanülü 3 boyutlu olarak dokunun içerisinde adeta bir örgü yapıyor. Kanül her geçişinde dokuya çok küçük miktarlarda yağ dokusunu veriyor. Örnek vermek gerekirse 5 militrelik bir hacmi elde etmek için yaklaşık 50 geçiş yapıyoruz. Bu örgü tekniği sayesinde doku kalınlığı çok ince olan göz altında, görünür topaklanmalar, pürüzler en aza indirgenmiş oluyor.

Göz altı yağ enjeksiyonu, göz kapağının içerisine değil göz altındaki yanak kitlesinin içerisine ve yanak ile alt göz kapağının birleşim bölgesine uygulanıyor. Amaç yaşlanma sürecinde yanak kitlesinin en üst katmanında meydana gelen hacim kaybını en aza indirgemek.

Yağ doku transferi bittikten hemen sonra TCA adını verdiğimiz bir tıbbi asit çözeltisi ile cilt yüzeyinde bir kimyasal soyma işlemi gerçekleştiriyoruz. Kimyasal soyma sonrasında ilk 30 dakika içerisinde uygulama bölgesi bembeyaz oluyor, sonra hafifi kırmızı bir renge değişiyor. Soyma alanının üzerine antibiyotikli göz pomadı sürerek ve size antibiyotik reçete ederek eve uğurluyoruz.

İşlem Sonrası Süreç

Bahsettiğimiz örme tekniğinden ve kanüllerin dokunun içerisinde gidip gelmesinden ötürü işlemden sonra göz altında belirgin bir şişlik ve hafif bir morarama olacaktır. Bu şişlik ve morluk 5-7 gün içerisinde hafifi bir makyaj ile sosyal hayata ve iş hayatına dönecek düzeye geriler. Göz kapağı derisi işlem sonrası 24 saat içerisinde çok ince bir kabuk bağlayacak ve bu kabuklanma 5-7 gün içerisinde soyulacaktır. Soyulma süresi soyma işleminin derinliğine ve kullanılan kimyasalın etki gücüne göre değişkenlik gösterebilir. Soyulma işlemi kendiliğinden gerçekleşiyor ve herhangi bir şey yapmanıza gerek yok. Bu süreçte yıkanabilir, yüzünüzü temizleyebilirsiniz. İşten 1 hafta ayrı kalabiliyorsanız süper olur.

Etki Süresi ve Kalıcılığı

Mikro yağ enjeksiyonunda bacaktan aldığımız ve her iki göz altına uyguladığımız toplam 10 mililitre hacmindeki yağ dokusunun 6-8 hafta sonra 1-4 mililitresi kalacaktır. Kalan bu hacim sizinle birlikte yaşar ve sizinle birlikte yaşlanır. Geçici değil kalıcıdır.

Hangi hastada 1 hangi hastada 4 mililitre kalacağını önceden kestirebilmek çok zor. Yağın sağ kalım oranı bireysel faktörlere çok bağlı. Mesela sigara içenlerde yağın tutma miktarı genellikle daha az oluyor.

Bu sebeple mikro yağ enjeksiyonu adaylarına istenilen etkiye ulaşmak için 1-3 seans arasında uygulama gerekebileceğini anlatıyoruz. Bazı hastalar 1 uygulamada istenilen sonuca ulaşırken bazı hastalarda 3 uygulama sonunda bile tam olarak istediğimiz hacmi yakalayamadığımız durumlar oluyor. Her seansın ayrı bir uygulama ücreti var.

Yağın sağ kalımındaki bu belirsizlik can sıkıcı. Neticede insan harcadığı paranın karşılığında net bir sonuç almak istiyor ancak doku transferleri ne yazık ki ekonomik değil biyolojik sınırlar tarafından çevreleniyor.

Bu işlemi yaşlanma sürecinde sönmüş yüzleri doldurmak için kullanmıyoruz.

Otuzlu yaşlardan başlayarak hayat boyu devam eden bir hacim kaybı süreci var. Bu süreçte bir “idame tedavisi” olarak kullanıyoruz. Yani 30-40 yaşları arasında 3-4 seans yaptığımızda 40 yaşındaki hacim kaybı daha az oluyor. Koruyucu bir felsefesi var. 

TCA peeling ile mikro yağ enjeksiyonu birbirlerinin etkisini arttıran ve tamamlayan uygulamalar. Peeling; kontrollü bir yüzey hasarı oluşturup vücudun bu yüzeyi daha pürüzsüz bir şekilde yenilemesi prensibine dayalı bir uygulama. Mikro yağ doku içindeki kök hücrelerin peeling sonrası yenilenmeye yardımcı olduğunu düşünüyoruz. Peeling aynı zamanda deri yüzeyindeki mikro kırışıklıkları düzeltmeye ve alt göz kapağı derisini sıkılaştırmaya fayda sağlıyor.

Ne Değildir?

Bu işlem bir ameliyat değildir. Ameliyatlar kadar etkili ve kalıcı da değildir. Ameliyatların yerini tutmaz.

Muayeneden sonra göz altı problemlerinizin tedavisinde, alt göz kapağı ameliyatının veya orta yüz germe ameliyatının daha uygun bir seçenek olduğuna karar verebiliriz. Bu durumda mikro yağ doku transferi + TCA peeling uygulamasını önermem ve yapmam. Bu sebeple hocam ben şehir/yurtdışından geleceğim bu işlemi yaptıracağım şeklinde sipariş usulü çalışmıyoruz.

Mikro yağ enjeksiyonu + TCA Peeling uygulaması hakkında daha fazla bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz. Talep etmeniz halinde Duygu hanım size her iki uygulamanın tıbbi risklerini ve komplikasyonlarını da açıklayan aydınlatılmış onam formlarını online olarak gönderecektir.

Sevgiyle Kalın

Güzel Kalın

OB

Estetik Uygulamalar hakkında daha detaylı bilgiye ulaşmak için Doç. Dr. Ozan Bitik'in resmi web sitesi www.ozanbitik.com'a erişebilirsiniz.