Koronal alın germe, alın gençleştirme işlemlerinin atası, en eski ve en klasik tedavi biçimidir. Plastik cerrahide bir tekniğin eski ve klasik olması hastalarımızın bir bölümünde endişe uyandırıyor, “aaa ben eski teknik istemem yeni bişeyler yok mu?” diyebiliyorlar. 

Öncelikle klasik estetik cerrahi tekniklerinden direkt korkmayın. Nasıl ki bir klasik müzik eseri yüzyıllar sonra bile dünyanın her köşesinde icra ediliyor ve dinleniyorsa, nasıl ki bundan 300 yıl önce yaratılmış bir tablo bugün bile milyonlarca dolarlık değerini koruyorsa plastik cerrahideki klasik tekniklerin de bazıları bizler için adeta altın değerindedir.  

Koronal alın germe ameliyatı saçlı deri içerisinde, saçlı deriyi yatay bir yönde geçen bir kesi ile başlar. Bu keşiden aşağı yönde kaşlara doğru doku serbestleştirilir, yukarı yönde gerilir, fazla doku çıkarılır ve saçlı deri içerisinde kalan dikişler ile işleme son verilir.

Koronal alın germe ameliyatı özellikle alın yaşlanmasının ileri düzeyde olduğu, kaşların ileri derecede düşük olduğu, alın derisinin ileri düzeyde kırışık olduğu ve alın yüksekliğinin 6 cm den kısa olduğu hastalarda endikedir. Alın yüksekliği derken kaşlar ile saçların başladığı hat arasındaki dikey mesafeyi kastediyoruz.  

Koronal alın germe yerçekimine bağlı alın, kaşlar ve göz kapaklarındaki sarkmaları kalıcı olarak tedavi eder. Alındaki çizgileri azaltır. Hızlı yapılabilen ve 1 saatin altında ameliyat süresi olan bir ameliyattır. Endoskopik cerrahi donanım gerektirmez.

Endoskopik alın germe, şakak germe, izole kaş kaldırma gibi daha kısıtlı ameliyatlardan kesinlikle daha etkilidir ve tipik olarak bu ameliyatların yetersiz kalacağı veya kaldığı durumlarda uygulanır. Koronal alın germe sonrası kaşların yeniden düşmesi, alın kırışıklıklarının sebat etmesi gibi nüks durumları çok daha az görülür. Uzunca bir izi vardır ancak bu iz saçlı derinin içerisinde gizli kaldığı için çoğu zaman sosyal hayatta dikkat çekmez. Görünür bir deformasyon ile görünmeyen bir izin takası gibi düşünebilirsiniz.

İşlemin dezavantajı saçlı deri içerisindeki bu izin her zaman istediğimiz kalitede iyileşmiyor olmasıdır. Bazen izler genişleyebilir, saç kayıpları olabilir, özellikle denize havuza girildiğinde, kuaförde dikkat çekebilir. Bir diğer dezavantaj kesinin arkasında kalan saçlı deride his kaybı, kaşıntı, karıncalanma gibi duyu kusurlarının sıkça görülmesidir. Bu nedenle saçları seyrek olan kişilerde mesela erkek hastalarda uygun bir teknik değildir. Koronal alın germe sonrasında alın gerileceği için bir miktar uzar ve genişler bu nedenle işlemi alnı hali hazırda geniş, saç çizgisi yüksek olan bireylerde önermiyoruz. Bu bireylerde koronal teknik alnın iyice genişlemesine ve kadın hastalarda erkeksi bir görünümün oluşmasına yol açıyor. Bir diğer dezavantaj bu tekniğin agresif uygulanmasıyla kaşların fazlaca yükselebilmesidir.     

Öte yandan bu teknik için aday olan, alın yaşlanmasının ve kaş düşüklüğünün ileri düzeyde olduğu hasta grubunda tekniğin sağladığı kazanımlar bu dezavantajları göze almayı makul bir karar haline getirmektedir. 

Son olarak koronal alın germe mimik hareketlerini ve mimik kırışıklıklarını azaltır ama yok etmez. Ameliyattan sonra mimikleri hiperaktif olan hastalar kaş arası ve kaz ayağı kırışıklıklarını kontrol etmek için botoks enjeksiyon tedavisine devam edebilirler. 

Koronal alın germe ameliyatı ile ilgili detaylı bilgi almak ve bu tekniğin sizin için uygun olup olmadığını öğrenmek isterseniz, bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Sevgiyle kalın,

Güzel kalın.

Alın Germe Ameliyatı hakkında daha detaylı bilgiye ulaşmak için Doç. Dr. Ozan Bitik'in resmi web sitesi www.ozanbitik.com'a erişebilirsiniz.