İnsan vücudu neredeyse simetriktir. İnsan yüzü de neredeyse simetriktir. “Neredeyse” diyorum çünkü ne vücudumuzda ne de yüzümüzde “mutlak” bir simetriden bahsedemeyiz.
Kural olarak yüzün sağ ve sol tarafları her zaman ve herkeste birbirinden “minör” farklılıklar gösterir. Gözler, kulaklar, dudaklar, kaşlar, çene konturları, kemik yapıları ve yüze ait neredeyse tüm yapılar arasında milimetrik farklılıklar mevcuttur.
Yüzün içerisindeki hava boşlukları birbirinin aynı hacimde değildir. Yüzün sağ ve sol yarılarındaki mimik ve çiğneme kasları aynı güçte ve boyutta değildir. Yüzün içindeki yapılar asimetriktir.
Gelişimsel farklılıkların yanı sıra hayatımız boyunca yüzümüzün sağ ve sol yarıları aynı fiziksel etkenlere aynı şiddette maruz kalmaz. Daha çok güneş gören taraf daha fazla yaşlanır, üzerine yattığınız taraf daha gevşek olacaktır, mimik kaslarınızın daha aktif olduğu yüz yarısında mimik kırışıklıkları daha derin olacaktır, daha yoğun çiğnediğiniz tarafta şakak bölgesi hacmi kronik sıkışmaya bağlı daha hızlı azalacaktır.
Bir kişinin yüzünü tam karşıdan fotoğraflayıp, daha sonra bu çektiğiniz fotoğrafı tam ortadan ikiye böldüğünüzü düşünün. Sağ yüz yarısını aynalayarak bir tam yüz, sol yüz yarısını aynalayarak bir tam yüz elde ettiğinizi hayal edin. Biz yüz asimetrisini değerlendirirken bu yarım yüz kıyaslama çalışmasını dijital fotoğraflar üzerinden yapıyoruz. Her defasında hastaları hayrete düşüren aynı sonuca ulaşıyoruz. Yüzün sağı ve solundan elde edilen tam yüzler neredeyse iki farklı insan gibi görünüyorlar.
İnsanlar gündelik hayatta ne kendi yüzlerindeki ne de diğer insanların yüzündeki bu tarz doğal asimetrileri fark etmezler. Eğer bir yüze kritik bir gözle bakarsanız elbette yüz yarıları arasındaki farkları bulabilirsiniz ancak beynimizin simetri konusundaki fabrika ayarları milimetrik değil, santimetrik hassasiyettedir. Fabrika ayarları değiştirilebilir. Ancak ne üretici, ne de teknik servis (plastik cerrahlar) tarafından tavsiye edilmez.
Yüz estetiği ile uğraşan bir plastik cerrah, bir fotoğrafçı veya bir yönetmen milimetrik farkları daha rutin olarak algılayabilir. Diş hekimlerinin diş dizilimindeki milimetrik farkları algılama hassasiyeti çok gelişkindir. Ancak şunu bilmelisiniz ki fabrika ayarlarının milimetrik hassasiyette olmasının bir gerekçesi var. Zira tabiatta hiçbir yüz milimetrik düzeyde simetrik değildir.
Bir kişinin beden algısı ayarlarını “milimetre” düzeyine indirerek, yüzünü incelemeye başlaması, yüzünde başka kimsenin dikkatini çekmeyen minör asimetrileri fark etmesine, bunlardan zaman içinde rahatsız olmasına hatta bu “doğal” durumu takıntı haline getirmesine yol açacaktır.
Hastalar gayet de kendileriyle barışık bir biçimde hocam ben simetri hastasıyım diyebilirler. Bu ifade genellikle bireyin kendini “mükemmeliyetçi” zannetmesinin bir dışa vurumudur. Biz plastik cerrahlar simetri hastasıyım diyen bir kişiye acaba “beden algı bozukluğu” mu var endişesiyle yaklaşırız. Çoğu zaman da bu gruptaki hastaları tedavi etmek istemeyiz.
Zira plastik cerrahide bir ameliyatın tamamen simetrik bir sonuç oluşturabilmesi çok çok nadir görülen bir durumdur. Özellikle yüz estetiği ameliyatları neredeyse her zaman minör asimetriler ile sonuçlanır.
Bir yüz germe ameliyatının, bir göz kapağı ameliyatının, kulak ameliyatlarının hatta burun ameliyatlarının bile mutlak suretle simetrik sonuçlanabilmesi mümkün değildir.
İmkânsız olan gerçekleşip, mesela burun ameliyatı sonrası kusursuz olarak simetrik bir burun elde etseniz bile, bu kusursuz burun, asimetrik bir yüzün merkezinde yer alacaktır. Hastaların sıkça belirttiği üzere burun sağdan ve soldan farklı görünecektir. Çünkü farklı platformların üzerinde durmaktadır.
Plastik cerrahiye ilgi duyan aday hastalarımızın yüzün normal simetrisi/normal asimetrisi kavramlarını tam olarak anlamaları son derece önemlidir.
Yüz Asimetrileri Tedavi Edilebilir mi?
Plastik cerrahide yüzün gerçek asimetrileri ile de sıkça uğraşıyoruz. Kafa ve yüz kemiklerinin kalıtsal gelişim bozuklukları çok belirgin yüz asimetrilerine yol açabilir. Örneğin her 1000 doğumdan birinde görülen yarık damak dudak (tavşan dudak) deformitesi ağız, çene, dudak ve burunda belirgin bir sağ sol asimetrisi yaratabilir. Çocuklarda görülen yüz asimetrileri çoğunlukla genetik sebeplidir.
Erişkin yaşta yüzün yumuşak dokularının asimetrik olarak erimesine yol açan çeşitli hastalıklar vardır. Mesela hemifasiyal atrofi hastalığında yüzün yarısı eriyip çöker. Skleroderma hastalığında yüzün bazı bölgelerindeki deri, plaklar halinde erir ve incelir. Yüz travmaları, bazı yüz enfeksiyonları, yanıklar, yüz tümörleri, damarsal anomaliler, yüz yönelik cerrahi girişimler, yüz radyoterapisi belirgin asimetrilere yol açabilir.
Plastik cerrahi bu tarz asimetrileri tedavi eden bilim dalıdır. Tedavi edilmeyen yüz asimetrileri kişinin özgüvenini olumsuz yönde etkiler, sosyal ve psikolojik rahatsızlıklara zemin hazırlar. Yüz asimetrisi ile uğraşmak bizim işimizin bir parçasıdır. Öte yandan belirgin asimetrilerde hedef her ne kadar yüzün normal sınırlarda bir simetriye kavuşturulması olsa da bu hedefe ulaşmak çoğu zaman mümkün değildir.
- Yüzünüzde ilk bakışta dikkat çeken bir asimetri var ise,
- Bu asimetri elimizdeki seçenekler ile daha az dikkat çeken bir hale getirilebiliyor ise,
- İşlemlerin limitasyonlarını ve yüzün normal simetri/asimetrisi kavramlarını tam olarak anladığınızdan eminseniz,
Yüz asimetrisini gidermek amacıyla medikal veya cerrahi tedavi adayı olabilirsiniz.
Yüz Asimetrisini Düzeltmek İçin Hangi Tedavi Yöntemleri Kullanılır?
Yüz asimetrisi eğer yüz kaslarının dengesiz çalışmasından kaynaklanıyor ise asimetri botulinum toksin uygulamaları ile iyileştirilebilir. Yüz asimetrisi kemik iskeletten kaynaklanıyor ise yüz protezleri veya kemik şekillendirme ameliyatları işle bu asimetriler iyileştirilebilir. Alternatif olarak minimal invazif yüz dolguları iskelet sorunlarını kamufle etmek amacıyla uygulanabilir.
Yüz asimetrisi kaslardan kaynaklanıyorsa zayıf olan kaslar fizik tedavi ve yüz yogası ile güçlendirilebilir. Güçlü olan kaslar botulinum toksin ile zayıflatılarak küçültülebilir.
Yüz asimetrisi yağ doku dağılımından kaynaklanıyor ise yağı çok olduğu tarafa liposuction, az olduğu tarafa ise yağ enjeksiyonu yapılarak daha dengeli bir görünüm elde edilebilir.
Üst ve alt çene asimetrileri ortognatik cerrahi, genioplasti, çene protezleri ile tedavi edilebilir.
Dişlerden kaynaklanan yüz asimetrileri ortodonti diş tedavileri ile dengelenebilir.
Burun asimetrileri yüzün en sık görülen asimetrik sorunlarının başında yer alır. Rinoplasti ameliyatı hem burun asimetrilerini düzeltmek hem de yüzün profilini güzelleştirmek (profiloplasti) amacıyla yapılabilir.
Yüz asimetrisi yüzün bir tarafında felç, tümör, kitle gibi sebeplere bağlı oluştuysa asimetrik yüz ameliyatı ile yüze denge kazandırılabilir.
Son olarak üzerinde önemle durulması gereken nokta tüm yüz estetiği ameliyatlarının ve ameliyatsız tedavi seçeneklerinin yüzünüzde ek asimetriler oluşturma riski taşıdığıdır. Çoğu zaman ameliyat sonrası asimetriler yüzün normal asimetrisi seviyesinde olacaktır. Ancak ameliyat sonrası süreçte ikincil müdahaleler ile düzeltilmesi gereken asimetriler oluşabilir. Bazen ikincil müdahale minör bir asimetriyi düzeltmek için fazla riskli/meşakkatli olabilir. Bazı asimetriler ise hiç düzeltilemeyebilir.
Yüz asimetrisi ile ilgili daha detaylı bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Sevgiyle Kalın
Güzel Kalın
OB
Estetik Uygulamalar hakkında daha detaylı bilgiye ulaşmak için Doç. Dr. Ozan Bitik'in resmi web sitesi www.ozanbitik.com'a erişebilirsiniz.