Tüm cerrahi tedavilerin çeşitli komplikasyonları vardır.

Komplikasyonların meydana gelme olasılığı ve komplikasyonların oluşturabilecekleri muhtemel hasarın büyüklüğü işlemin “riskini” belirler.

Tedavi öncesinde doktor ve hasta birlikte oturup, terazinin bir kefesine işlemden beklenen faydayı diğer kefesine ise işlemin risklerini koyup birlikte karar verir.

Yüz germe ameliyatında risk fayda oranını belirleyebilmek için hastanın ameliyatın riskleri konusunda bilgilendirilmesi şarttır. Biz rutin pratiğimizde her hastayı ameliyat öncesinde hem sözlü hem de yazılı olarak çok detaylı bir biçimde bilgilendiriyoruz.

Bu bilgilendirmeyi fazla detaylı bulup ameliyattan vazgeçenler oluyor.

Hocam siz de korkutuyorsunuz, biraz cesaretlendirin diye sitem edenler oluyor.

Yüksek riskli olduğu için ameliyata kabul etmediğimiz hastalar oluyor.

Ameliyat olabilmek için ameliyat öncesi tıbbi özgeçmiş beyanında tıbbi risk faktörlerini gizleyen “çılgınlar” bile var.

Temel prensip olarak herhangi bir işlemin tıp literatüründe kendine yer edinebilmesi için her şeyden önce belirli bir güvenlik standardına sahip olması zorunludur. Zamanın sınavından geçmiş tıbbi ve cerrahi tedavilerin tamamı yüksek fayda / düşük risk ile karakterizedir.

Estetik cerrahi uygulamalarda faydanın ölçüsü “güzelleşmek” olduğundan ötürü risklerin çok daha düşük olması beklenir. Gerçekten de estetik ameliyatların riskleri diğer cerrahi branşlar ile kıyaslandığında oldukça düşüktür.

Yüz germe ameliyatı zamanın sınavından geçmiş, standardizasyon kazanmış, cerrahi tekniklerin rafine hale geldiği, komplikasyonların yüz yıla yakın süredir analiz edildiği ve bu komplikasyonların nasıl azaltılabileceği konusunda binlerce bilimsel çalışmanın olduğu bir tıbbi işlemdir.

Yine de kendine has riskleri ve komplikasyonları vardır.

Yüz germe ameliyatında komplikasyonlar iki temel grupta toplanabilir.

1- Sistemik Komplikasyonlar

Bu gruptaki komplikasyonlar ameliyat sahasını değil tüm vücudu ilgilendirirler. Genellikle ameliyatın kendisi ile değil genel anestezi süreci ile ilgilidir diyebiliriz. Sistemik komplikasyonlar içerisinde kalp krizinden, damar tıkanıklığına, pıhtılaşma bozukluklarından şiddetli alerjik reaksiyonlara kadar pek çok durum sayılabilir. Bu durumlar ölümcül olabilir. Felç, organ kaybı, körlük gibi çok vahim ve geri dönüşsüz durumlar ile sonuçlanabilir.

Sistemik komplikasyonlar ile ilgili bilmeniz gereken en önemli nokta bunların oldukça nadir olduğudur. Hayatı tehdit eden şiddetteki sistemik komplikasyonlar 10.000-60.000 hastada bir görülürler.  Sistemik komplikasyonlar çoğu zaman öngörülemez ve dolayısıyla önlenemezler. Örneğin 40 yaşında, gayet genç, sağlıklı, düzenli olarak spor yapan, hiçbir şikâyeti veya tıbbi özgeçmişinde hiçbir rahatsızlığı bulunmayan üstelik de eşi kalp doktoru olan bir hasta ameliyat içinde pat diye kalp krizi geçirebilir. Ancak böyle bir talihsizlik aynı özelliklere sahip 30.000 hastadan birisinde ortaya çıkar. Bu kadar düşük olasılıkları elemek için her hastaya kalp anjiyosu, beyin tomografisi, endoskopi vb. kapsamlı tetkikler yapmayız.

Sistemik komplikasyonlar açısından en önemli nokta ameliyat öncesinde risk faktörlerinin belirlenmesidir. Tıbbi özgeçmişinde tekrarlayan pıhtılaşma bozukluğu, ileri düzeyde kontrolsüz kalp hastalığı, organ yetmezliği gibi “risk faktörleri” olan hastalarda elbette risk öngörülebilir bir biçimde yükselecektir. Bu grupta ameliyattan vazgeçmek veya altta yatan sebep tedavi edilene kadar ertelemek gerekebilir.  Sistemik komplikasyonlar cerrahın tecrübesi, titizliği ile pek ilişkili değildir. Çok iyi estetik cerrahlar bile ameliyat esnasında veya sonrasında hastalarını kaybedebilir. Sistemik komplikasyonlar hasta ve hasta yakınları için olduğu kadar cerrah ve anestezi doktoru açısından da bir talihsizliktir. Sistemik komplikasyonlar çoğu zaman öngörülebilir değildir ancak meydana geldiğinde tedavi edilebilir vasıftadır. Yukarıdaki örnekte kardiyoloğun sağlıklı eşinin kalp krizi geçireceğini öngöremeyebilirsiniz ancak ameliyatı yarıda bırakıp hastayı acil olarak anjiyoya alıp tıkalı damarı açabilirsiniz. Bu sebeple ben tüm ameliyatlarımı tam donanımlı ve acil müdahale yeteneği gelişmiş hastanelerde yapmayı tercih ediyorum.

2- Cerrahi Komplikasyonlar

Yüz germe ameliyatının cerrahi komplikasyonları arasında tüm cerrahi işlemlerde görülen kanama, enfeksiyon, dikiş reaksiyonları, yara ayrışması gibi durumlar sayılabilir. Ameliyatta yüz sinirlerinde ve kaslarında yaralanmalar oluşabilir. Doku dolaşım bozuklukları ve doku kayıpları meydana gelebilir. Saç kayıpları veya saç çizgisinde bozulmalar oluşabilir. Kulak çevresinde deformasyon oluşabilir. Yara izleri geniş, kabarık ve dikkat çekici olabilir. Deri yüzeyinde çökmeler, pürüzler, aşırı gergin hatlar, yön değiştirmiş kırışıklıklar meydana gelebilir. Amacım burada yüz germe ameliyatının tüm risklerini saymak değil ancak çok sayıda ve çeşitli komplikasyon olduğunu bilmeniz gerekiyor. Cerrahi komplikasyonların her birisi o komplikasyon konusunda ayrı bir bilgiyi, özeni ve planlamayı gerektirir.

Cerrahi komplikasyonlar sistemik komplikasyonlardan farklı olarak çoğu zaman kısmen kontrol edilebilirler. Cerrahın tecrübesiyle birlikte cerrahi komplikasyonların oranları bariz olarak düşer. Cerrahi komplikasyonların büyük bölümü henüz öğrenme ve tecrübe biriktirme aşamasında olan cerrahların elinde meydana gelir desek abartış olmayız. Üstelik bu prensip sadece estetik cerrahide değil tüm cerrahi branşlarda geçerlidir.

En tecrübeli, en yetenekli cerrahın bile elinde cerrahi komplikasyonların oranı “sıfır” değildir. Ancak bir cerrahın toplam cerrahi komplikasyon oranı %15-20 iken, bir diğerininki %1-2 olabilir. Bu sebeple cerrahi komplikasyonlar açısından bir hastanın en önemli ödevi doktor seçimidir. Estetik ameliyatlara “ihale” mantığı ile bakıp en ucuz opsiyonu seçmeden önce bu noktayı gözden geçirmenizi tavsiye ederim.

Yüz germe ameliyatının riskleri hakkında daha detaylı bilgi almak, risk/fayda oranınız hakkında fikir sahibi olmak için bize ulaşabilirsiniz.

Sağlıkla, Sevgiyle ve Güzel kalın..

OB